Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile Avrupa Birliği’nden (AB) daha geniş bir politik birliğin sağlanması için kıtadaki eforlar son aylarda gündemin en önemli hususlarından oldu. Bu kapsamda Moskova’ya karşı teksesli bir siyasi bir cephe oluşturmaya çalışan AB, insan hakkı ihlalleri ile demokratik gerilemelerin yaşandığı üyelerine bile halini yumuşattı.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un birinci sefer mayıs ayında teşebbüste bulunduğu Avrupa Siyasi Topluluğu (AST) Tepesi, 6 Ekim’de Çekya’nın başşehri Prag’da birinci kez toplandı. Toplantıya 27 AB üyesi ile ortalarında Türkiye’nin de bulunduğu 44 ülke katıldı. Yeni oluşum ile Türkiye-Avrupa alakalarının seyrini İstanbul Üniversitesi, Siyaset Bilimi ve Milletlerarası Alakalar Bölümü’nden Dr. Öğr. Üyesi Damla Cihangir-Tetik Cumhuriyet’e kıymetlendirdi.
Türkiye’nin de doruğa davet edilmesi hakkında Tetik, oluşumun AB ahenk süreci dışında olduğunu belirterek Ankara ve Birlik ortasındaki problemlere deva olmayacağını belirtti.
AST’nin münasebetlerdeki olumlu taraflarından bahseden Tetik, “AB’nin daveti üzerine Erdoğan’ın doruğa iştirakiyle hem Ankara tarafı hem de Brüksel, birbirleriyle olan gergin ve problemli bağlarının üzerini kapatma ve farklı bir platformda bir ortaya gelme imkanına sahip oldular” dedi. Oluşumun muvaffakiyetinin sonraki toplantılarda alınan kararlara ve tartışılan hususlar ile muhakkak olacağı yorumunu yapan Tetik, “AB’nin ve Erdoğan’ın, ikili münasebetleri ne büsbütün bitirmeye ne de tekrar canlandırmaya heves ve yürek ettiği bu türlü bir devirde bir ortaya gelen tepe, her iki taraf için de bir can simidi oldu” diye konuştu.