Birgün muharriri Timur Soykan, daha evvel organize suç örgütü lideri Sedat Peker‘in ifşa ettiği İstinye Park’taki silahlı çatışmanın memleketler arası dolandırıcılık şebekesi ile 250 milyon Euro vurgun yapan İranlı Ahmet Nazari ile çatışma sonrası tutuklanan Lübnanlı Bilal Shahrour‘un birlikte çekilmiş fotoğraflarını yayımladı.
İstanbul Sarıyer’de Vadi İstanbul Alışveriş Merkezi’nde Gürcistan ve Azerbaycanlı gurupların silahlı çatışmasından sonra İstinye Park Alışveriş Merkezi’nin bahçesinde de silahlı çatışma çıktı.
Her iki çatışma da kolay alacak verecek davası olarak basına yansıdı. Olayların Türkiye’deki mafyanın ilişkileriyle ilgili olduğuna dikkat çeken Birgün müellifi Timur Soykan, İstinye Park çatışmasının ucunun İranlı Ahmet Nazari’ye uzandığını belirtti.
“Nazari’ye ulaşıyordu”
Soykan “250 milyon Euroluk örtbasın fotoğrafları” başlıklı yazısında olayın arkasında Sedat Peker’in gündeme getirdiği çok büyük bir skandal ve devasa kara para argümanı olduğunu yazdı:
“Aslında olay, Sedat Peker’in ifşa ettiği memleketler arası dolandırıcılık şebekesini yöneten İranlı Ahmet Nazari’ye ulaşıyordu.
Timur Soykan yaşananları şöyle anlattı:
“İddiaya nazaran; iki kişinin yaralandığı 8 Ekim 2022’deki çatışma Sedat Peker’in ifşalarından sonra Ahmet Nazari’nin dolandırıcılık operasyonunda çıkan paniğin bir sonucuydu. Ahmet Nazari’nin kâr ortaklarından Lübnanlı Bilall Shahrour ile İran asıllı Alman vatandaşı Rahmi Taher büyük dolandırıcılık tertibindeki parayı paylaşamıyordu. İstinye Park’taki Masa Restaurant’ta buluştular. Bilall’in yanında dolandırıcılık sisteminin kara para ayağını Kapalıçarşı’da yönettiği argüman edilen Tufan Yıldırım vardı. Rahmi Taher ise yere Almanya’nın en büyük suç örgütlerinden birinin lideri olduğu öne sürülen Lübnanlı Ahmet Sadoo ile gelmişti. İki tarafta tedirgindi. Bilall ve Tufan’ı korumak için Mahmut Bürtek ve Aşkın Yurtsever masayı görecekleri yere konumlandı. Bir müddet sonra Almanya merkezli Angels isimli motosiklet çetesinin üyeleri restaurantın önüne park etti. Rahmi’nin yanına giderek omuzuna dokundular. Onlar da silahlıydı. Masada bir mühlet sonra tartışma çıktı ve Mahmut Bürtek silahını çekerek Rahmi Taher’i bacağından vurdu. Ayrıyeten olayla ilgisi olmayan yerdeki Ukrayna vatandaşına kurşun isabet etti. Rahmi Taher akabinde kültablası ve şişelerle darp edildi.
“Bizim ulaştığımız bu fotoğraf ve bilgileri polisin tespit etmemiş olması mümkün mü?”
Çatışmanın akabinde Bilal Shahrour, Tufan Yıldırım ve Mahmut Bürtek gözaltına alındı ve tutuklandı.
Bizim ulaştığımız bu fotoğraf ve bilgileri polisin tespit etmemiş olması mümkün mü? Teze nazaran; emniyetin bu tespitlerine rağmen soruşturma derinleştirilmedi.
İddiaya nazaran; Ahmet Nazari’yi koruyanlar devreye girdi ve iddianamede Ahmet Nazari’nin ismi hiç geçmiyor. 3 sayfalık iddianamede yalnızca 25 bin dolarlık bir çatışma anlatılıyor. Argümanlar doğruysa ve olay devlet eliyle karanlıkta bırakıldıysa büyük bir skandal.
Tutukluluğuna devam kararı
Dün bu olayın ikinci duruşması İstanbul 54. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Görkemli İstanbul Çağlayan Adliyesi’ndeki küçücük duruşma salonunda gizemli çatışma anlatılıyordu. Tutuklu 3 sanık, SEGBİS ile bağlanmıştı, duruşma salonundaki ekranda görünüyorlardı.
Bilall Shahrour ve Tufan Yıldırım’ın avukatları, yere tahsilat için Rahmi Taher’in geldiğini ve onun taarruz düzenlemeyi planladığını sav ettiler. Motosiklet çetesinin bunun için restauranta geldiğini savundular. İki taraf birbirini suçlarken ortak kabahatten, devasa dolandırıcılık tertibinden hiç bahsetmediler. Taammüden yaralama cürmünden yargılanan sanıkların tutukluluğuna devam kararı verildi.
Belli ki polis ve yargı da bu işin peşinden gitmiyor. Bir mafya ve büyük dolandırıcılık tertibi karanlıkta kalıyor. Fakat yayınladığımız fotoğraflar değerli bir ilişkiyi ortaya koyuyor.”