HDP Batman Milletvekili Ayşe Acar Başaran, TBMM Genel Kurulu’nda; “Aç bırakılan; yurtlarda, konutlarda, tarikatlarda istismara ve tecavüze maruz bırakılan çocukların yaşadığı devletin fakirleştirme ve devletin erkek hâkim siyasetiyle direkt ilgili. Ensar Vakfı’nda, Hiranur Vakfı’nda yaşananlar, iktidarın bu vakıflara bahşettiği güçle ilgili” dedi.
TBMM Genel Kurulu’nda, bugün İçişleri Bakanlığı, Sıhhat Bakanlığı ile Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı ve bağlı kuruluşların bütçeleri görüşülüyor. HDP Kümesi ismine kelam alan Ayşe Acar Başaran, şunları söyledi:
“Bu bütçe de yeniden bayanların, işçilerin, fakirlerin, gençlerin bütçesi değil. Bu bütçe, savaşın, rantın ve faizin bütçesi. Bütçe kalemleri incelendiğinde bu tablo çok net bir biçimde ortaya çıkıyor. Faize aktarılan bütçe, Aile Bakanlığı’nın toplamına ayrılan bütçenin neredeyse dört katı.
AKP iktidarı bayan düşmanı siyasetleri, daima bir biçimde işletiyor. Bayanların bireyliğinden, haklarından soyutlayarak ‘kutsal aile’ ve ‘kutsal annelik’ telaffuzları üzerinden gidiyor. Bayanlar bunu söz ettiğinde çabucak aile düşmanı olarak lanse ediliyor. Hayır. Aile bir hakikat lakin ailenin de içerisinde sorunlar var. Ailenin de demokratikleşmesi lazım. Aile deyip, aile içerisindeki bütün hataları, sorunları görmezden gelmeyin diyoruz. Bayanlar bireydir. Yalnızca, anne, bacı, kız kardeş, çocuk değillerdir.
“Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın temsilcisi olduğu AKP zihniyetinin yansıması maalesef”
Bu ülkede çocuklar için hayat alanı yaratılmasını savunan ne kadar bayan örgütü varsa hepsinin kapısına kilit vurulmaya çalışıldı. Bir taraftan şu anda Bayan Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na kapatma davası açıldı. 25 Kasım’da alanlara çıkan bayanlara saldırıldı. Sokaklarda yalnızca kendisi için değil, çocukların, LGBT ’ların hayat hakkını savunan bayanlara yönelik iktidar siyaseti, maalesef istismarcılara olduğu kadar yumuşak olmuyor.
Aç bırakılan, yurtlarda, meskenlerde istismara, tecavüze maruz bırakılan çocukların yaşadığı; devletin fakirleştirme ve devletin erkek hâkim siyasetiyle direkt ilgili. Hiranur Vakfı’nda yaşanalar, iktidarın bu vakıflara bahşettiği güçle ilgili. Bu vakıfları, kontrolsüz bırakmasıyla ilgili bir durum. Hiranur Vakfı’nda altı yaşındaki kız çocuğunun yaşadığına bakarsanız bunu çok net biçimde anlarsınız. Bugün medyada çıkıp çocuğun isteğinden bahsedenler, vaktinde gayriresmi evlilik diyen Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın temsilcisi olduğu AKP zihniyetinin yansıması maalesef. Bu siyasetin bahsidir. Hiç bu türlü siyaset üstü üzere bir tanımlamayla bu sıkıntıya yaklaşmamak lazım. Bu siyasetin ta kendisidir. Yaratılan siyasetin sonucudur.” (ANKA)